Ünlülerde Ses Olayları

ÜNLÜLERDE SES OLAYLARI

 

1.  Orta hece ünlüsünün değişmesi: Orta hecedeki vurgusuz ünlü bazen değişebilir:

    başlayor—başlıyor                               yaşayan—yaşıyan

 

2.  Ünlü düşmesi (Alm. Elison; Fr. élision; İng. elision): Genellikle iç seste ve aşağıdaki biçimlerde olur:

a.        Bazı vücut organlarına ilişkin Türkçe adlarda içses düşmesi görülür:

        Alın: Top oynarken düşmüş, alnı yarılmış.

        Ağız: Ben bir şey söylemedim; ağzımı bile açmadım. Ağzı var, dili yok.

        Beyin: Beyninde ur varmış.

        Burun: Burnum kanıyor        ...

b.        Organ adları dışında, bir iki Türkçe sözcükte de içses düşmesi olur:

        oğul: Kızım liseyi bitirdi, oğlum okula yeni başladı.

        kayın:  O benim kaynım oluyor.

c.        Birleşik sözcüklerde içses düşmesi olur:

        kahve+altı -----> kahvaltı

        ne+ise ----------> niçin

        bu+ile -----------> böyle

        şu+ile -----------> şöyle

        ne+asıl ----------> nasıl        ...

ç.        Çift seslemli ve /r/ sesiyle biten bazı eylem kökleri, edilgen çatıya çevrilirken içses düşmesi gerçekleşir:

        ayır    > ayrıl

        çağır    > çağrıl

        çevir    > çevril

        kıvır    > kıvrıl        ...

d.        Bazı eylemlerden ad soylu sözcük türetirken de içses düşmesi olur:

        devirim     > devrim

        çağırı        > çağrı

        kavuşak    > kavşak

        ayıraç        > ayraç

e.        Birkaç ad ve ad soylu sözcükten türetilen eylemlerden de içses düşmesi görülür:

        koku    > koklamak

        yumurta    > yumurtlamak

        oyun    > oynamak

f.        Bazı yer belirten belirteçlerde ve adıllarda da içses düşer:

        dışarıda    > dışarda

        yukarıda    >yukarda

        orada    > orda

g.        Soru adılı 'nere' sözcüğüne ek gelince de içses düşmesi olur:

        nerede    > nerde

ğ.        Türkçede, Türk, kurt, turp gibi birkaç sözcük dışında, iki ünsüz bir araya gelmez. İki ünlü ya da iki ünsüz ancak Türkçeye girmiş yabancı kelimelerde görülür:

        emr, hükm, zehr, ism, kast, kısm, meyl, sabr, vakt........

        Bu tür sözcüklerin bir bölümü, bir ünlü eklenerek az çok Türkçeleştirilmiştir:

        emir, hüküm, zehir, isim, kasıt, kısım, meyil.......

        Ancak, bu sözcükler ek aldıkları zaman, sonradan aldıkları ünlüleri yitirerek yine asıl biçimine dönmektedir.

          Emir verdin mi? : Bir emriniz var mı?

          Verdiğiniz hüküm yanlış : Hakimin hükmü tartışılmaz.

        Bu sözcüklerin sonuna  bir yardımcı eylem gelince de ünlü düşer:

          Sabır       > sabretmek

          Meyil       > meyletmek

          Hüküm    > hükmetmek

h.         Tamamlananı açık seslemle biten belirtisiz ad tamlamasına ikinci bir iyelik eki getirildiğinde içses düşmesi gerçekleşebilir:

          Yazı masası+m  > yazı masam

          Okul çantası+nız         > okul çantanız

ı.         -ı (-i, -u, -ü ) iyelik eki, kimi sözcüklerde kaynaşıp kalıplaşır:

         biri, kimi, evveli,

         Bu tür sözcüklere özellikle konuşma dilinde iyelik eki yeniden getirilir:

         Biri-s-i, kimi-s-i, evvel-s-i

         Bu ek bazı sözcüklerin sonuna ikinci ez gelince de ünlü düşmesine yol açar:

         Yukarısı   > yukarsı

         Dışarısı    > dışarsı

i.         Konuşma dilinde ve şiirlerde sen ve için sözcükleri birlikte kullanıldığında ünlü düşmesi olur:

        Seninçin yas tutuyor, bulutlarıyla gökler (B.K. Çağlar)

        Emmilerim hudutlarında

        Seninçin döğüşürken ölmüşler.  (C. Külebi)

j.         Bir de yazı diline yansımayan, yalnızca sözlü iletişim sırasında içses düşmesi olur:

        Buyurun  > buyrun

        Gazete     > gazte

        Satılık      > satlık

k.         Bazı ad ve ad soylu sözcüklerin sonuna yapım eki gelince de içses (ünlü)  düşmesi olur:

        Bakır+aç  > bakraç

        Diri+lik   > dirlik 

 

3.  Ünlü birleşmesi : Türkçe asıllı kelimelerde iki ünlü yan yana gelmez. Böyle durumlarda iki vokal birleşerek tek vokal haline dönüşür:

Kahve altı>kahvaltı

ne için>niçin

ne asıl>nasıl

ne oldu>noldu

 

4.  İki vokalin yan yana gelmesi:  Bu, Türkçeye geçmiş yabancı kelimelerde pek çoktur: saat , fiil , kaide, faaliyet, kanaat... Türkçe kelimelerde ise sadece konuşma dilinde ve birleşik kelimerde rastlanır:

Kağan>kaan                         karacaoğlan

soğuk>souk                         karaağaç

soğan>soan                         akçaağaç

 

5. İkili ünlü (ünlü kayması): Türkçede, son zamanlarda karşılaşılan bazı iddialara karşın, ikil ünlü ya da ünlü kayması (Alm. Diphtong; Fr. Diphtongue; İng. diphtong) denilen, bir seslemde iki ünlünün yan yana gelmesi (air, auto, deuxieme) olayına kesinlikle rastlanmaz.

Türkçeye yabancı dillerden geçmiş, içinde iki ünlü bulunduran sözcükler de Türkçeye uyarak tek ünlüyle söylenir ve yazılır:

Otomobil > automobile

Otoriter   > autoritaire

Şoför      > chauffeur

Profesör  > professeur

 

6. Ünlü çatışması: Ünlüyle biten bir sözcük, ünlüyle başlayan bir başka sözcükle birleşik sözcük kurarken ünlülerden biri /y/  sesine dönüşür. Buna ünlü çatışması (Alm. Synarese; Fr. Synérèse; İng. syneresis) denir. 

 

Ne ise     > neyse                 bu ile > böyle

O ile       > öyle                    şu ile  > şöyle

 

Türkçeye geçmiş yabancı sözcüklerde de iki ünlü yan yana gelmez. Araya /y/ sesi girer:

 

Biologie   > biyoloji              biographie    > biyografi            physiologie   > fizyoloji

 

7. Bağlantı ünlüsü: Ünsüzle biten bir sözcüğe ünsüzle başlayan bir ek getirilince, bu iki ünsüz arasına ı (i, u, ü) ve a (e) ünlüsü girer. Bu ünlülere bağlantı ünlüsü (Alm. Bindevokal; Fr. Voyelle de liaison; İng. Connecting vowel) denir.

Üç-ü-z, göz-ü-m, at-ı-l, gez-i-n, gel-i-yor

 

8. Pekiştirme ünlüsü: Bazı sözcüklerde anlam pekiştirmesine yarayan –a- ünlüsüne, bu işlevi gereği, pekiştirme ünlüsü denir:

yap-a-yalnız                güp-e-gündüz                  gep-e-genç

 

9. Ünlü genişlemesi: Türkçede dar ünlülerin geniş ünlüye dönüşmesine ünlü genişlemesi adı verilir.

     Ünlü genişlemesi, k ve g seslerinin yanlarındaki dar ünlüleri genişletmesi sonucu olur:

 

Kuzu+cık > kuzucak              boğuz > boğaz

Yavru+cık         > yavrucak            ığaç    > ağaç

 

Bilindiği gibi, ben ve sen adıllarına –a- yönelme durumu eki getirilince de bene ve sene yerine bana ve sana biçimleri ortaya çıkar. Bunun nedeni de 'g' sesine bağlanmaktadır. Yönelme durumu ekinin eski biçimi –ga /-ge’dir. Ben ve sen sözcüklerini, bana ve sana biçimine sokan da bu /g/ sesidir: benge > bana   /   senge > sana

 

10. Ünlü yuvarlaklaşması: Düz ünlünün yuvarlak ünlüye dönüşmesine yuvarlaklaşma ya ünlü yuvarlaklaşması (Alm. Rundung; Fr. Arrondissement; İng. Rounding) denir.

 

Yağmır    >yağmur               savrık >savruk                 çabık  > çabuk 

 

11. O, Ö ünlülerinin durumu: Türkçede bu ünlüler yalnız ilk hecede bulunur: Ordu, görmek, dönek, ocak..... Fakat şimdiki zaman eki –yor- bu kurala uymaz: geliyoruz, bakıyorum vb.  Buna karşılık yabancı dillerden girmiş pek çok kelimenin ikinci ve diğer hecelerinde o ve ö ünlüleri kullanılır: radyo, televizyon, banko, balo, balon, tayyör....

 

12. Orta hece vokali: Türkçede vurgusuz orta hecenin ünlüsü bazen değişir veya düşer:

 

Üzere/üzre   burada/burda  ilerlemek/ilerilemek   yukarıda/yukarda   yaşayan/yaşıyan

Bekleyen/bekliyen  alını/alnı  burunu/burnu  omuzu/omzu

 

13.  Ses uyumları: Türkçenin en belirgin ses özelliğidir. Büyük ünlü uyumu ve küçük ünlü uyumu olmak üzere iki başlık altında inceleyeceğiz.

 

a)      Büyük Ünlü Uyumu (Alm. Palatalharmonie; Fr. Harmonie vocalique, harmonie palatale; İng. palatal harmony ) : Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde kalın bir ünlü varsa onu takip eden hecelerde de kalın ünlüler bulunur.  Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde ince bir ünlü varsa onu takip eden hecelerde de ince ünlüler bulunur:

 

İlk hece
 Sonraki heceler
 
(kalın) a, ı, o, u
 (kalın) a, ı, u
 
(ince) e, i, ö, ü
 (ince) e, i, ü
 

 

Kelebek, sağlamak, bütünleşme, getirenler, evlilik, açıklamalar, temizlik, karşılanmak, bölüm, tütün, göstermek.

 

Bu kurala uymayan kelimelerimizi yedi  kümede toplayabiliriz:

 

1. Yabancı kökenli sözcükler:

kitap             dünya

sandalye        kafi

Ahmet           mecburiyet

beraber           Cumhuriyet

Not: Bu sözcüklere getirilen ekler, sözcüklerin son hecelerindeki ünlüye uyarlar:

kitaplar        sandalyeler        televizyonu

 

2. Çok az sayıda Türkçe sözcük:

anne (ana)

elma (alma)

kardeş (kardaş)

hani (kanı)

hangi (kangı)

 

3. Birleşik sözcükler:

çiçektozu

çokbilmiş

doğumevi

sabretmek

güneybatı

babayiğit

Not: birleşik kelimeler ek alacak olurlarsa, son hecelerine uyarlar:

Beyoğlu'na, güneybatıya, babayiğitler....

 

4. Sözcükler, hiç değişmeyen -ken, -ki, -yor, -leyin, -(ı)mtrak eklerini aldıkları zaman da büyük ünlü uyumuna uymazlar:

okurken

uyurken

çeviriyor

seviniyor

masadaki

okuldaki

sabahleyin

ekşimtrak

-daş eki de genellikle büyük ünlü uyumuna uymaz:

ülküdaş, gönüldaş, meslektaş, denktaş, emektaş...

 

5. Ki bağlacı, bazı sözcüklerde kalıplaşmış olarak kullanılır. Bu durumda , dünkü, bugünkü, gibi sözcüklerin dışında, ünlü uyumu kuralına uymaz; daima ki biçiminde kullanılır:

halbuki, mademki, oysaki, sanki, sonraki..

 

6. " L " ile biten yabancı kökenli sözcükler ek aldıkları zaman büyük ünlü uyumuna uymaz:

hal-i-ni

helal-i

ihtimal-e

intikal-i

amiral-e

petrol-den...

 

7. Son hecelerinde ince " a " bulunan bazı yabancı kökenli sözcükler de ünlü uyumuna uygun ek almaz:

kanaat-i

harf-i

harp     harb-i

liyakat-i, liyakat-li, liyakat-siz

dikkat-i, dikkat-e

şefkat-i, şefkat-li

 

b)     Küçük Ünlü Uyumu (Alm. Labialharmonie; Fr. harmonie labiale; İng. labial harmony): Bu uyumu iki madde halinde inceliyoruz:

1.     Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde düz bir ünlü (a, e, ı, i) varsa onu takip eden hecelerde de düz ünlüler (a, e, ı, i) bulunur.

 

İlk hece
 Sonraki  heceler
 
a, e, ı, i
 a, e, ı, i
 

          

                          Açık  /  beklemek  /  sevgili  /  erik /  ırak /   ileri  /   geri 

 

2.     Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde yuvarlak bir ünlü (o, ö, u, ü) varsa onu takip eden hecelerde ya düz-geniş (a, e) ya da dar-yuvarlak (u, ü) ünlüler bulunur: 

 

İlk hece
 Sonraki  heceler
 
o, ö, u, ü
 a, e, u, ü
 

 

                         Oduncu  /  ördek   /  uzun  /  uçak  /  söylemek  /  öpüş   /  ocak

 

          Bu kurala uymayanları beş grup altında inceleyebiliriz:

 

1. İlk sesleminde düz ünlü bulunduğu halde onu izleyen seslemlerde yuvarlak ünlü bulunan Türkçe sözcükler:

avuç (avıç yerine), çamur (çamır yerine), yağmur (yağmır yerine), kavurmak.....

Not: Bu sözcüklerde / ı /  ünlüsü, dudak ünsüzü olan / m / ve / b / ile diş-dudak ünsüzü olan / v / sesinin etkisiyle / u / sesine dönüşmüştür.

 

2. İlk sesleminde düz ünlü bulunduğu halde, onu izleyen seslemlerde yuvarlak ünlü bulunan yabancı kökenli sözcükler:

ampul, pantolon, anafor, amazon, anons, alüvyon....

 

3. Son sesleminde o, ö ünlüsü bulunan sözcükler:

konsolos, doktor, şoför, motor, profesör.....

Not: Bunların tümü yabancı kökenlidir.

 

4. ilk hecede yuvarlak ünlü bulunduğu halde, son hecede geniş-düz ünlü (a, e) yerine dar-düz ünlü (ı, i) bulunan yabancı kökenli kelimeler:

müzik, müfit, komik, mühim, ofis.....

 

5. Türkçede yalnız -(ı)yor eki küçük ünlü uyumuna uymaz:

al-ı-yor, gid-i-yor, gör-ü-yor, gül-ü-yor....

 

14.    Uzun ünlü: Türkçede uzun ünlü yoktur. Buna karşılık Türkçeye girmiş yabancı kelimelerde uzun a, u, ı ünlüleri bol bol kullanılmaktadır:

      fuzûlî      âşikâr     ârif     kâtip   sâdık  askerî 

 
 
Bulutsu
About QED
(6 Gelen 507 Giden)

Senin linkin burada olsun mu?
O zaman buraya kaydını yaptır:
=> Kayda git
 
 
Webmasterim.Com
 
 
Bugün 91969 ziyaretçi (163378 klik) buradaydı!
Arama motorlarına kayıt, sunucu barındırma, hosting, co-location, webhosting Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol